Adamın bel gamzelerimde gezinen dokusu
Sert ve nasırlı
Dişlerden kalma izin kan kokusu
Siz ve biz
Belki de onlar
Tekleşiyoruz başlıksız bazalarda
Duyuyor musunuz?
Öğretecek en güzel sözleri,
Bir yolun olmayan sonu.
Söyleyecek en sessiz ninnileri,
Bir yolun olmayan başı.
Yolda
Yüzüme bak.
Çok çocuk.
Korkuyorum.
Devinimler.
Yüzüme bak, mutluyuz.
Korkuyorum.
Vazoların dilleri yok,
Saatlerin acıması,
Yatakların anısı bile yok.
Sefil kalmış çarşafların üzerinde tepinen
Zengin adamların dolgun hatunları…
Yüzüme bak!
Yüzüm,
Tek ganimeti gözlerim
Takmış ışıltı niyetine
Bulutu yutmuş göğü göremeyen,
Bahçemdeki yabani çilekler.
Odalar boş,
Kaderler ve aşklar da.
Duvarlar kadar değil bilgeliği Tanrıların.
Yaşım,
Çok ruhsuz.
Yaşıtız.
Akran olan sadece,
Yaşamışlığımız hüznü aynı paralel evrende.
Evrenler ve aşklar
Birbirine girmiş.
-Nasıl da berbat bir yazı-
Korkuyorum