Hükümlü Bireylerin Hükümsüz Söylemleri

Dizilirken boynuma inceden sinek kuşları

Kederler ve çığlıklar sonsuzunda

Kan kırmızı karanfiller, çığırtkanlar

Ve dahi ölü bedenler

Uzanmış kadının az kullanılmış rahminde

Çizerken belli belirsiz şekilleri

Sesleri ve vuku bulan kelimeleri

Boğazlayan gecenin pelerininin altında

Saklanan çocuğun korkulu gözleri

Ve karanlığın güneşe olan kini

Kusuyor üzerimize bütün nefretleri

Bütün aşklar bitti

Bütün savaşlar ve barışlar da

Bütün katliamların ruhu girecek bir beden arıyor

İlle de yalnızlık

İlle de yol

İlle de suratına üflediği ılık nefesin dumanlı kokusu

Ve baş ağrıları ardına

Taş dizmiş beyin hücrelerinin deli çığlıkları

Kulaklar

Eller

Gözler

Ve yürekler

Sinsi bir yılan gibi kıvranıyor

Tenlerde

Koridorlar

Tırabzanlar

Ve hükümlü bireylerin hükümsüz söylemleri

Sonu yok

Apansız

Sonu yok

Aşksız

Sonu yok

Kadınsız

Ve adamsız

Saf yalınlığa batmış

Gecelerin

Geceler

Nasıl da piç

Ve yürekten ışıldıyor cömertlik ellerimde

 

 

Email adresiniz paylaşılmayacak