Kutsal İstanbul!

İstiklal’de yürüyorum bugün,

Adımlarım yabancılıyor caddeyi.

Bir tramvay ne kadar hızlı gidebilir?

Ve düşüncelerim, ne kadar kovalayabilir, raydaki sesleri?

Tünele varıyor ayaklarım.

Sen yoksun ya

Tünelde bile müzik yok bugün.

Kadıköy rıhtımdan kalkan

Bir sessizlik var boğazda

Martılar kovalıyor sessizliği.

Sen yoksun ya

Martılar bile sessiz bugün

Laleli’den kalkan bir tramvayda Cemal Süreya

Dünyaya doğru gidiyor.

Ve bir tepenin üstüne

İstanbul’u dinliyor, Orhan Veli

Gözleri kapalı.

Sen yoksun ya

İstanbul’un bile sesi çıkmıyor.

Nazım usta diyordu ya

Oysa bir ceviz ağacıydık, Gülhane Parkı’nda

Şimdi, ne sen kaldın ne de ceviz ağaçları

Gökyüzünde yıldız yok bu gece

Behçet Necatigil’in dediği gibi

Sevgileri yarınlara bıraktı,

İstanbul.

Fakat ne çekingen ne tutuk ne de saygılı

Sen yoksun ya

Gelirsin diye, sevgiler hep yarınlarda…

Bir çığlık var Kadıköy sokaklarında

Çare Rock’nRoll diyor, sokak lambaları

Bir yandan cinsel devrimi haykırıyor, kaldırımlar

Ve yeni bir gün doğuyor

Diğer taraftan.

Bir yol beliriyor karanlıkta.

Yola düşüyorum, yanımda kutsal hayalin.

Oysa şimdi ne sen kaldın ne de hayalin

Ben, ben ise yine düşüyorum yola.

Rıhtımdan el sallıyor Ginsberg,

Kutsal İstanbul,yoluma karışıyor o gece.

Biliyor musun? Bir araç duruyor,

Kimsesiz bir saatin kimseli düşlerinde

Ve kapı açılıyor.

Jack, davet ediyor yola.

İstanbul kutsanıyor o gece.

Sen yoksun ya

Yollar sessizliğe bürünüyor.

Tekerlekler dövüyor asfaltı,

Jack ile vedalaşıyorum.

Beyaz bir tavşan koşuyor,

İstanbul’un sokak aralarında

Yine rıhtımda sonlanıyor adımlarım

Sen yoksun ya

Rıhtıma uğramıyor hiçbir tekne.

Beyaz zenciler el sallıyor, bir sandaldan

Ve Turgut Uyar

Ver elini Haydarpaşa, diyor.

Vermiyor elini Haydarpaşa

O gece bütün banklar boş

Hiç kimse kalmamış sokakta

Sen yoksun ya

Sokakların gözlerinde hüzün…

Protesto ediyor yıldızlar, bir grup yakamozu

Deniz karanlık, gece karanlık…

Soğuk bir tadı var rüzgarın

Siyah beyaz, sessiz bir film yansıyor gökyüzüne.

Tanrım, ne kadar ıssız!

Ne kadar yalnızız!

Sen yoksun ya

Yalnızlığın bile boynu bükük.

Yola öylece oturuyorum

Bir müzik yankılanıyor, yanımdaki ağacın kabuğunda

Güneş doğuyor, İstanbul uyanıyor.

Ve sen, sen hala yoksun!

Ve İstanbul,

İstanbul hala KUTSAL!

 

Tuğçe Akdemir

29.09.2014

Email adresiniz paylaşılmayacak