Yol boyunca …

Uzun yolların üzerinde ki aralıklı çizgiler. İlerledikçe anlıyorsun hareket halinde olduğunu. Belirli bir hıza ulaşıyorsun ve dümdüz bir çizgi halini alıyor. Arada ki boşluklar kayboluyor. Mesafe ayarlanmıyor. Öylesine dümdüz. Öylesine boşluksuz. Hayat gibi. Bazen kısa gördüğün şeyler gün gelir uzar, büyür gözünde. Boşluk olur bilirsin. Ama görünmez. Yine de orada olduğunu bilirsin. Henüz bakmayı öğrenmemişsindir. Farkında değilsindir. Sonrasında anlarsın. Yollar değil, çizgiler metafor. Yollar gerçek, şeritler aldatıcı. Kavşaklar hep sıkıntılı. Işıklar, kafanın içinde yaşadığın her şeyin alarm rengi belki de. Kırmızı durmak için değil. Sarı hiç hazır değil. Ve yeşil. Görünmez. Sadece siyah ve beyaz vardır. E tabi görmesini bilene. Sonrası körlük. Sonrası hiçlik. Tek gerçek ne mi ? 

Söyleyeyim. 

Yol boyunca gördüklerin. 

Yol boyunca dinlediklerin. 

Yol boyunca durduğun yerler. 

Yol boyunca hissettiğin her şey. 

Şimdi kurallardan, yalanlardan ve metaforlardan vazgeç. 

Aç gözünü. 

Aç kalbini. 

Aç ruhunu. 

Son sürat ben geliyorum. 

Biz geliyoruz. 

Ben kalıyorum. 

Siz gidiyorsunuz. 

The following two tabs change content below.

Email adresiniz paylaşılmayacak